09/26/2024 | Press release | Distributed by Public on 09/26/2024 07:34
Türkiye'de çevrimiçi ifade özgürlüğü krizdedir. 2020 ve 2022 yıllarında yasal değişikliklerle internet sansürüne izin veren düzenlemeler genişletilmiş, bunların uygulanmasında idari otoritelere geniş yetkiler verilmiş ve sosyal medya şirketlerine kısıtlayıcı yükümlülükler getirilmiştir. İnsan Hakları Konseyi'nde buna karşı karar alınmış olmasına rağmen Türkiye, "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" fiilini geniş bir tanımla suç haline getirmiştir.
2023 yılında 200.000'den fazla URL'e erişim engeli getirilmiştir. 2024 yılının Ağustos ayında Instagram'a erişim bir haftadan uzun süre, şeffaflık ve hesap verilebilirlikten uzak şekilde engellenmiştir.
Türkiye kriz zamanlarında da sosyal medyaya erişimi sınırlandırmaktadır, Şubat 2023 depremleri sonrasında X (eski adıyla Twitter) ve TikTok 12 saat boyunca bant daraltmasına maruz kalmış ve bu durum enkaz altındaki kişilerin Twitter üzerinden yardım çağrısında bulunduğu bir sırada gerçekleştiğinden arama kurtarma çalışmalarını kötü etkilemiştir.
Yargı organlarının ifade özgürlüğünü destekleyen Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamadığı gözlemlenmiştir. Meclis, söz konusu kararlarda belirlenen, yasalardaki yapısal sorunları ele almamıştır. Anayasa Mahkemesi'nin internet sansüründe kullanılan çeşitli hükümleri iptali, 10 Ekim'de yürürlüğe girecektir.
Türkiye hükümetini,